Giriş Kayıt

Delik (1960)


Le trou

132 dk
2 Bafta film ödülü adaylığıs. 2 farklı ödül ve 1 adaylık.
TA Top 250: #171
8.2
  • 164/ 10
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
8.2/10 puan 305 kullanıcı oyladı
Yönetmen:
Rating:
8.5
100
Vizyon Tarihi:
18 Mart 1960 (Fransa)
Dil:
Fransızca
Nam-ı Diğer:
Le Trou | Le Trou | The Hole | The Night Watch
479 kişi izledi 220 kişi izleyecek 69 kişinin favorisi 10 takip
Özet
Adı çok az duyulmuş usta yönetmen Jacques Becker’in son filmi Le Trou (Delik), José Giovanni’nin 1947 yılında hapishaneden kaçış denemesinin gerçek öyküsünü anlattığı romanından uyarlanmıştır. Becker, senaryoyu Giovanni’yle beraber yazmış ve amatör oyuncularla çalışmıştır. Bu oyunculardan biri olan Jean Kreaudy’nin gerçek hayattaki kaderi senaryodakine benzer.

Becker’in amatör oyuncularla çalışma seçimi, filmdeki mutlak gerçekçi hissi sağlamlaştıran önemli öğelerden biridir. Filmi izleme deneyimimizin can alıcı noktalarından biri de, Becker’in film süresini kontrol etme biçimidir. Beş hapishane arkadaşının hücrelerindeki yer döşemelerini parçaladıkları, yaklaşık dört dakika süren ve kesme kullanılmadan çekilmiş sahne, bize izlediğimiz insanların, döşemenin üzerinde gördüğümüz izleri gerçekten üretecek kadar güç sarf ettiklerini hissettirir. Becker, kahramanların toplu dirençlerini paylaşmamızı sağlar ve bizi onların ortak mücadelesine daha güçlü bir şekilde katar.

Başka bir hücreden getirilen ve hapishaneden kaçmak isteyen bir grubun arasına düşen Gaspard (Mark Michel) isimli mahkûmun bakış açısını (zorlukla ve eksik de olsa) paylaşmamız, hikâyeye katılmamızı sağlayan bir diğer etken. Gaspard’ın gelişi diğerlerini planlarından vazgeçmek ya da ona güvenmek arasında bir seçim yapmaya zorlar, ikinci yolu seçseler de Gaspard hiçbir zaman gruba tam olarak giremez: gruptan sadece eğitim seviyesi ve davranışlarıyla değil, filmde yalnızca onun durumunu izliyor oluşumuzla da dışlanmıştır. Gaspard’ın varlığının yarattığı gerilim, filmin temel psikolojik temasını oluşturur. Aynı zamanda şaşırtıcı finalde filmi trajik bir boyuta da ulaştırır.

Becker, Gaspard’ın dışlanmışlığını, diğerleri arasındaki dostluğun değerini anlamamızı sağlayan bir araç olarak kullanır. Grubun asıl üyelerinin arasındaki anlaşma, özgürlüğe giden yolda attıkları her adımda gördüğümüz minnettar bakışlar ve gülümsemelerle kesinlik kazanır ve kutlanır. Gaspard, grubun gerçek bir üyesi gibi göründüğü ender anlardan birinde, kekini onlarla paylaşır. Çoğu yönetmenin büyük bölümünü kesmeyi tercih edeceği kadar bir süre geçtikten sonra, Becker kamerasını sözsüz sahnenin karşısında tutmaya devam eder: Bu, meslek yaşamı boyunca, karakterlerinin, doğrudan hikâye gözetilerek yaratılan çerçevenin dışındaki yapıda da var olduklarını gösterme konusundaki ısrarının iyi bir örneğidir.

Le Trou kaçınılmaz olarak Robert Bresson’un Un condamné a mort s’est échappé’si (Bir idam Mahkumu Kaçtı, 1956) ve Jean Renoir’ın La Grande Illusion’uyla (Harp Esirleri, 1937) karşılaştırılmış olsa da, Becker’in Bresson’un aşkınlığı ya da Renoir’ın sosyal farklılıklara yönelik eleştirisiyle ilgisi yoktur. Mahkûmların erdemi (titizlikleri, yaratıcılıkları ve bir birlik oluşturan yetenekleri) Le Trou’nun en yüksek değerleri haline gelir. Belki de Becker, Howard Hawks da dahil tüm yönetmenler arasında bu değerleri en sıkı şekilde gösteren ve bir bütün olarak sunan yönetmendir.

Becker filmin yapımı ve montajı sırasında hastaydı, ses montajını tamamlayamadan hayata veda etti. Film, yönetmenin istekleri doğrultusunda bitirildi; ancak yapımcı Serge Silberman, 140 dakikalık ilk versiyonunun 24 dakikasını, filmin ticari şansını artırmak amacıyla makaslattı. Filmin eksik kısmı halen kayıp, ancak Le Trou bu haliyle bile bir başyapıt. | Gönderen: neco_z
Yorumlar
10 yıl önce
avatar
Resmen filmin içinde gibiydim. Basit ama bir o kadar da sistematik işler döndü. Kendimi orda hissettim. Gerek kazı sahnelerin uzunluğu gerek oyuncuların ifadelerine verilen uzun süreli açılar en etkili yerler oldu. Psikoloji bakımından birebir aynı hissayattaydım efendim. İzlemenizi tavsiye ediyorum. Kaçış filmlerinin babası olarak nitelendirebilirim Saygılar
9 yıl önce
avatar
Roland filmin sonunda söylediği o iki kelimelik replikle öyle çok şey anlatıyor ki:

Sürprizbozan: Göster
6 yıl önce
avatar
“Zavallı Gaspard”…
Hapishane filmleri, sinema filmleri içinde kendisine farklı bir yer edinmiş türdür. Dar bir mekan, değişik kişiler, sadist gardiyanlar ve mahkumlarla pek çok farklı film çekilmiştir bu türde. Ama her türde olduğu gibi bu türünde seçkin, el üstünde tutulan örnekleri mevcuttur. “Esaretin Bedeli / The Shawshank Redemption”, “Kelebek/ThePapillon”, ”Parmaklıklar Ardında/ Cool Hand Luke” gibi.
Yönetmen Jacques Becker’in 1960 yapımı filmi “Le Trou/Delik” bu bahsedilen filmler kadar popüler olmasa da en başarılı “Hapishane filmleri” arasında rahatça gösterilecek son derece kaliteli seçkin bir yapım.“Le Trou/Delik” , Jose Giovanni’nin 1947 yılındaki hapishaneden kaçış denemesinin gerçek öyküsünü anlattığı romanından uyarlanan filmdir. Filmin gerçek orijinal süresi 132 dakikadır. Pek çok ülkede film kısaltılarak gösterime sunulmuştur. 1962 BAFTA ödüllerinde “En İyi Film” ve “En İyi Erkek Oyuncu-PhilippeLeroy” adaylık almış, 1960 Cannes Film Festivalinde “En İyi Yönetmen” adaylığı da var. Yönetmen Jacques Becker’in ölümünden iki hafta önce tamamladığı film, “hapishane filmi” tanımına farklı bir boyut getirmektedir. Film izlemiş olanların bildiği gibi bizim hapishanelerden son derece farklı bir hapishane ortamını anlatıyor film. Mahkumlar arasında tek bir küfürlü konuşma yok, sanki bir işyeri ortamı gibi, gardiyanlar görevini yapan memurlar, hiçbir işkence, taciz, dayak yok..Peki bu adamlar niye kaçıyor diyebilirsiniz. Firariler idam mahkumudurlar, çekinecek pek bir şeyleri kalmamıştır artık ve ne olursa olsun özgür olma hissi, özgürlüğe duyulan özlem her yerde aynı değil mi? Ama film pek çok filmin yaptığını (şiddet ve işkence sahneleri) yapmayıp ve uzun süresine rağmen kendini sonuna kadar heyecanla izlettirmeyi başarıyor.
LÜTFEN YAZIMIN GERİ KALANINI FİLMİ İZLEMEDİYSENİZ OKUMAYIN…
Filmin konusuna gelince; detaylı bir anlatım yapacağımdan yazımın gerisini filmi izlememiş olanların okumamalarını rica ederim. Filmin can alıcı noktasından da bahsedeceğim, çünkü film bittikten sonra sizlerde kaçış öyküsünü değil, koğuştaki kişilerin karakterleri üzerinde konuşacaksınız.
Paris’te bulunan La Santé Hapisanesi’nde 1947 yılında yaşanan bir kaçış girişiminin anlatıldığı “Le Trou” filminin en önemli özelliklerinden biri de 1947’de mahkumlardan birinin (Jean Keraudy) olması! Roland Darban karakterinde kendisini oynayan Keraudy’nin mahkumiyeti boyunca birkaç kez firar girişimi yaptığı biliniyor.
Sürprizbozan: Göster

Mutlak seyredilmesi gereken filmlerden…
Le trou Altyazıları

Türkçe Altyazılar

Dil
CD
Çevirmen
Fps
İndirme
Gönderen
1
24
632
PTP
3 yıl önce
1
23.976
2,452
LPCM
10 yıl önce
2
23.976
291
AXIAL
11 yıl önce
1
25
1,150
qukuleta
14 yıl önce
1
23.976
1,384
GENEL
14 yıl önce
2
23.976
174
HanStyle
14 yıl önce

İngilizce Altyazılar

Dil
CD
Çevirmen
Fps
İndirme
Gönderen
1
23.976
89
Gopo
12 yıl önce
2
23.976
51
Hanstyle
16 yıl önce
  • İyi
  • Yeterli
  • Yetersiz
  • Değerlendirilmedi
  • Kaynak Altyazı Bekleniyor
  • Arşiv
Bu filmi sevenler şunları da sevdi
Türkçe Altyazı © 2007 - 2023